26 Temmuz 2009 Pazar

ornek pasadan gunluk tekzibi

Emekli Oramiral Özden Örnek, 2007 yilinin Mart ayinda Nokta dergisinde kendisine ait oldugu ileri sürülen günlüklere atfen bir yazi dosyasi yayimlandigini hatirlatarak, ``Günlüklerin bana ait oldugunu sadece Nokta Dergisi ve yazi dosyasini hazirlayan Alper Görmüs iddia etmektedir ve bugün birtakim medya da sadece bu iddialara dayanarak gerçek disi yorumlar yapmakta ve kamuoyunu yanlis bilgilendirmektedir`` dedi.||Örnek, avukati Dicle Aras Örnek araciligiyla yaptigi yazili açiklamada, son günlerde görsel ve yazili basinda, sahsiyla ilgili dogru olmayan birtakim haber ve yorumlarin yapildigini belirterek, kamuoyunu bilgilendirmek için bazi hususlari açiklama geregi duydugunu bildirdi.||``2007 Mart ayinda Nokta Dergisinde tarafima ait oldugu ileri sürülen sözde günlüklere atfen bir yazi dosyasi yayimlanmistir`` diyen Örnek, ``söz konusu yazi dosyasinin gerçege aykiri oldugu için kendisi tarafindan derhal tekzip edildigini, ayrica yayindaki sahsina hakaret ve iftira içeren unsurlar sikayet sebebi yapilarak, kendisi tarafindan Bakirköy Cumhuriyet Savciligina ilgililer aleyhinde suç duyurusunda bulunulup, dava açildigini`` kaydetti. Örnek, açiklamasinda su ifadelere yer verdi:||``Söz konusu davada, son günlerde iddia edilenin aksine, CD olarak da sunulan sözde günlüklerin tarafima ait oldugu kanitlanmis degildir. Önemle vurgulamak isterim ki, yargilama devam ederken süphelilerin talebi ile Basbakanlik ve Genelkurmay Baskanligina dahi sözde günlükler ile ilgili arsivlerinde kayit bulunup bulunmadigi yazi ile sorulmus ve ilgili kurumlarca sözde günlükler ile ilgili kayitlarinda hiçbir bilgi bulunmadigi cevaben mahkemeye bildirilmistir. Yani günlüklerin bana ait oldugunu sadece Nokta dergisi ve yazi dosyasini hazirlayan Alper Görmüs iddia etmektedir ve bugün birtakim medya da sadece bu iddialara dayanarak gerçek disi yorumlar yapmakta ve kamuoyunu yanlis bilgilendirmektedir.||Mahkemeye sundugum dilekçelerde de defalarca belirttigim gibi, günlüklerle hiçbir zaman ilgim olmamistir. Davada karara baglanan husus, yazi dosyasinda hakaret ve iftira suçlarini olusturacak suç kasti bulunmadigidir. Kaldi ki bu karar da tarafimdan temyiz edilmistir. Gerçege aykiri bir yazi dosyasi yayinlanarak sahsim aleyhinde böylesine vahim iddialar öne sürülmesi kanimca hakaret ve iftira suçunun dahi ötesindedir. Yargilama henüz sonuçlanmamis oldugundan bu konu hakkinda daha fazla yorum yapmayi dogru bulmuyorum. Dava içerigini ve kararini gerçekten merak edenlerin Bakirköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi kaleminde dosyayi incelemelerini tavsiye ediyorum.``||Meslek hayati boyunca her zaman hukukun ve yarginin üstünlügüne inandigini ve böyle yasamayi kendine ilke edindigini belirten Özden Örnek, sunlari kaydetti:||``40 yil ülkeme vatansever, Atatürkçü ve laik bir Türk Silahli Kuvvetleri mensubu olarak çesitli kademelerde hizmetler verdim. Görev sürem boyunca ima edilmeye çalisildigi gibi hiçbir siyasi partiye ve hiçbir siyasi parti baskanina özel bir yakinligim ve ilgim olmadi, olamazdi. Emekli oldugumdan bu yana da hala görevdeymis gibi ayni sorumluluk ve hassasiyetle yasiyorum.||Su anda evimde istirahat ediyor ve sahsimla ilgili yayinlanan yipratici haberleri üzüntü ile takip ediyorum. Milletçe yasadigimiz bu sikintili günlerin hosgörü, saygi ve iyi niyetle asilacagina inaniyor, saygilar sunuyorum.``||-ALPER GÖRMÜS`ÜN AÇIKLAMASI-||AA muhabirinin Özden Örnek`in açiklamasina iliskin sorularini cevaplayan Alper Görmüs, ``Nokta`nin yayinladigi haber... Her zaman söyledigim gibi `bir haber bir iddiadir.` Ben de en basindan itibaren bu iddiayi ispat etme hakkinin tarafima verilmesini talep ettim`` dedi.||Söz konusu iddiayi kanitlamasinin ancak yargi yoluyla olabilecegini vurgulayan Görmüs, ``darbe girisimlerine karsi askeri savcilarin dava açmasinin beklendigini, ancak bunun olmadigini, kendisi hakkinda `hakaret` ve `iftira` suçlamasiyla dava açildigini`` söyledi.||``Bu davayi mümkün oldugu kadar genisleterek darbe girisimlerinin sorgulandigi bir hale getirmeye çalistiklarini`` ifade eden Görmüs, bazi tanik dinletme taleplerinin mahkemece reddedildigini kaydetti.||``Ergenekon`` sorusturmasini yürüten Cumhuriyet Savcisi Zekeriya Öz tarafindan tanik olarak ifadesine basvuruldugunu animsatan Görmüs, elektronik ortamdaki günlüklerin bir kopyasini Savci Öz`e de verdigini söyledi.||Görmüs, daha sonra Taraf gazetesinde yayimlanan bir haberde, Savci Öz`ün yaptirdigi bir inceleme sonucunda söz konusu günlügün Özden Örnek`in bilgisayarindan çiktiginin saptandiginin bildirildigini kaydetti.||Hakkinda açilan davanin son durusmasinda bu habere dayanarak savciligin aldigi raporun istenmesini talep ettiklerini belirten Görmüs, buna itiraz edildigini, ayrica ``günlük``lerin yer aldigi CD`lerin yasa disi yollardan ele geçirildigi ve hukuksal degeri olmadiginin savunuldugunu anlatti.||Mahkemenin raporu istemedigini ve CD`leri de incelemedigini belirten Görmüs, kendisi hakkinda açilan davada, ``hakaret`` ve ``iftira`` kasti olusmadigi gerekçesiyle beraat karari verildigini kaydetti.||Kendisinin bu gerekçeyle verilen beraat kararina itiraz ettigini belirten Alper Görmüs, ``Temyiz ediyoruz davayi. Çünkü ben diyorum ki, `Bu günlükler gerçektir. Bunun mahkemede ispat hakki verilmelidir bana.` O nedenle davayi bir üst asamaya tasiyoruz`` dedi.||AA

Günlük Ürünler

19 Temmuz 2009 Pazar

gunlukler resmen gunluk

Sarikiz ve Ayisigi isimli darbe gisimlerinin anlatildigi `Darbe Günlükleri`nin, eski Deniz Kuvvetleri Komutani emekli Oramiral Özden Örnek`in bilgisayarindan çiktigi kesinlik kazandi. Ergenekon sanigi eski Jandarma Genel Komutani emekli Orgeneral Sener Eruygur`un Atatürkçü Düsünce Dernegi`ndeki (ADD) genel baskanlik odasinda bulunan yedi numarali CD`den, Özden Örnek`in bilgisayarindaki belgelerin kopyalari çikti. CD`deki belgeler arasindan, Örnek`in Darbe Günlükleri de bulundu. Böylece Darbe Günlükleri 2. Ergenekon Iddianamesi`nin ekleri arasina girmis oldu.||Sener Eruygur`un ADD Genel Merkezi`ndeki genel baskanlik odasinda bulunan CD`ler, Bekir Peker, Isa Akyüz, Mustafa Katirci ve Serhat Kilinç isimli dört bilirkisi tarafindan incelendi. CD`lerden çikan belgeler, Ahmet Ugurlu ve Zafer Ketenci isimli iki kisilik degerlendirme kurulu tarafindan degerlendirdi.||Dört bilirkisi, Eruygur`un ADD`deki odasinda bulunan yedi numarali CD`nin içinde, Örnek`in bilgisayarindan kopyalanan çok sayida belgeye rastladi. Bu belgelerden birinin de Örnek`e ait Darbe Günlükleri oldugu anlasildi. Darbe Günlükleri ve Örnek`in bilgisayarindan kopyalanan diger belgeler ise 2. Ergenekon Iddianamesi`nin ekleri arasinda yer alan 150. klasörde yer aldi.||Yedi numarali CD`yi teknik yönden inceleyen dört bilirkisi, Darbe Günlükleri`nin kaynagini; `Donanma Komutaninin Bilgisayari`, yazarini; `Amiral Özden Örnek`, son kaydedenini de; `Dz.K.K.` (Deniz Kuvvetleri Komutani) oldugunu saptadi. Yedi numarali CD`den yine Özden Örnek`in bilgisayarindan kopyalandigi belirlenen onlarca belge de çikti. Bunlardan `ankara.pdf` isimli belgenin sifreli oldugu ve sifresinin henüz çözülemedigi belirtildi.

Günlük Ürünler

7 Temmuz 2009 Salı

gunluge kor orneke sasi

Gazeteler 'darbe günlüklerine' niye sasi bakiyor?||Nokta dergisinde yayinlanan 'günlük'leriyle Türkiye`nin gündemine oturan eski Deniz Kuvvetleri Komutani Özden Örnek, 'zirvedeki' yerini bir yildan uzun süredir koruyor.||Günlüklerin içerdigi 'darbe planlari', bunlarin da artik 'darbe günlükleri' diye anilmasina yol açti.||Örnek`i ve 'günlükleri'ni yeniden ön plana çikartan son gelisme ise isimleri günlüklerdeki darbe planlarinda geçen ünlü generallerin Ergenekon operasyonu kapsaminda tutuklanmalari oldu.||Tutuklamalarla birlikte medya günlüklerde geçen 'darbe planlari'na degil, günlükleri sahibi Özden Örnek`in Basbakan Erdogan`la varoldugu öne sürülen iliskilerine odaklandi.||Pespese gelen yayinlarla Örnek`in ogullarinin Çalik grubuyla iliskilerinden, bizzat Basbakanin Örnek için çözdügü bir 'istimlak' sorununa kadar pekçok iddia gündeme tasindi.||Özden Örnek`in medya ilgisinin odagi haline gelmesine karsin, ona ait oldugu öne sürülen günlüklerde aktarilan 'darbe planlari'nin ayni ölçüde ilgi görmemesi soru isaretlerine yol açti.

Günlük Ürünler

24 Haziran 2009 Çarşamba

gunluk`un kapatilmasina tepki

Günlük gazetesine, 1 Haziran tarihli baskisinda Diyarbakir`da yapilan kültür festivali ile ilgili olarak ...||Günlük gazetesine, 1 Haziran tarihli baskisinda Diyarbakir`da yapilan kültür festivali ile ilgili olarak `Görkemli final` baslikli haberde kullanilan fotograf ve forum sayfasinda bulunan iki köse yazisindan dolayi, TMK yasalarina dayanilarak Istanbul 12. Agir Ceza Mahkemesi tarafindan 1 ay yayin durdurma cezasi verilmesine basin meslek örgütleri tepki gösterdi. Gazetemizin yöneticileri de Günlük gazetesini ziyaret ederek desteklerini ve dayanisma dileklerini ilettiler.||EVRENSEL`DEN ZIYARET||Gazetemiz Yazi Isleri Müdürü Fatih Polat ve yazi isleri üyeleri Nuray Sancar ile Muzaffer Özkurt, Günlük gazetesinin merkez binasini ziyaret ederek, gazete yöneticileriyle görüstü. Gazetenin Genel Yayin Yönetmeni Filiz Koçali ile görüsen gazetemiz yöneticileri, Günlük`ü kapatma kararinin Kürt sorununun çözümsüzlük siyasetinin bir yansimasi olduguna vurgu yaptilar. Ziyaret için tesekkür eden Koçali de, kapatma kararinda sunulan gerekçelerin, öne sürülen maddelerin sigdirilmasinin dahi mümkün olmadigini dile getirdi.||BU DURUMUN ÖNÜNE GEÇILMELIDIR||Bu tür kapatilma olaylarini protesto ettiklerini belirten Çagdas Gazeteciler Dernegi(ÇGD) Baskani Ahmet Abakay, son dönemde gazete kapatma olaylarinin olagan bir hale büründügüne dikkat çekti. Gazete kapatma olaylarinda yasanan artisin bir sekilde kamuoyunu tepkisizlestirmeyi amaçladigini vurgulayan Abakay, bu nedenle bazi çevrelerin bir süredir sol gazetelere yönelik kapatma gayreti içerisine girdigine isaret etti. Abakay, söz konusu kapatma girisimlerinin kaynaginda da TMK yasalarinin var oldugunu ve bu yasanin da AKP iktidari döneminde çikarildigini belirterek, `Avrupa Birligi, demokrasi gibi kelimeleri çokça tekrarlayan bir siyasi iktidarin, TMK yasalarina dayanarak gazeteleri kapatmasi gerçekten vahim bir durum` dedi. AKP iktidari döneminde çikarilan TMK yasalari kalkmadigi sürece bu sorunun devam edeceginin altini çizen Abakay, bu konuda muhalif siyasi partilere büyük görev düstügünü ve konunun mutlaka Meclis gündemine getirilmesi gerektigini vurguladi. Abakay, `Durum öyle bir hale büründü ki, muhalif gazetede çalisanlarin bile gazeteci sayilip sayilmayacagi tartismalari yapiliyor. Bunun mutlaka önüne geçilmelidir` diye konustu.||HERKES AÇISINDAN BIR UTANÇ||Sinir Tanimayan Gazeteciler Örgütü(RSF) Türkiye Muhabiri ve Bia Net Insan Haklari Editörü Erol Önderoglu da, toplumsal barisçil bir tartisma ortaminda Günlük gibi bir gazetenin yerinin hiçbir sekilde tartisilmamasi gerektigini ve Kürt sorununu tartisma platformuna tasimasi açisindan gazetenin çok büyük rolü oldugunu belirtti. Mahkemenin çeyrek sayfalik bir kararla önlem olarak yargilama olmadan almis oldugu karari bastan savma olarak degerlendiren Önderoglu, TMK`nin Anayasa Mahkemesi`nde esastan görüsülmemesinin gazetenin kapatilmasina neden oldugunu söyledi. TMK`nin esastan görüsülmesinin zorunluluk oldugunu kaydeden Önderoglu, `Yargilama olmadan, hukukun bütün ilkeleri olmadan bir gazeteyi kapatmaniz pesinen bir cezadir. Birakin içerik konusunda bir bilgi vermeyi, düzenlemeler bile kararda zar zor yazilmis. Hangi yasa maddesine dayandigini bile zar zor yazmis. O karari eline alan medya kurulusu, kendisi hakkinda fiili bir ceza verildigi kanaatini yasayabilir ve haklidir da` dedi. Cezanin hos görülemeyecegini kaydeden Önderoglu, cezanin yasal dayanaklarinin yetersiz oldugunu, `terör` taniminda gazetecilere verilen para ve hapis cezalarinin kabul edilemez düzeyde oldugunu söyledi.||TOPLUMA MESAJ VERILMEK ISTENIYOR||Türkiye Gazeteciler Sendikasi(TGS) Baskani Ercan Ipekçi ise gazete kapatma, yayin durdurma gibi kararlarin basin kurallarini ihlal eden yaklasimlar oldugunu söyledi. Bu konuda AIHM tarafindan belirlenmis Avrupa`daki basin kurallarinin uygulanmasi gerektigini kaydeden Ipekçi, siddet içermedigi, toplumu sarsmadigi sürece her türlü düsüncenin basin özgürlügü kapsaminda degerlendirilmesi gerektigini ve yasaklanamayacagini belirtti. Sendika olarak Basin kanunu ile kazanilmis haklarin sürdürülmesi ve 2006`da yürürlüge konulan TMK`nin acilen degistirilmesi gerektigini dile getiren Ipekçi, `Basin özgürlügüne karsi son dönemlerde yürütülen baski ve sansür girisimleriyle, 1980 darbe dönemine geri dönmeye dogru bir yol aliniyor. Simdiye kadar TCK`nin 301. maddesi üzerinden ifade özgürlügü sinirlandirilmak istendi. Ifade özgürlügünü bu maddeden kurtarsaniz bile bu sefer baska maddeler ortaya çikiyor. Türkiye`de bugün itibariyle 29 gazeteci tutuklu olarak yargilaniyor` diye konustu. Sadece gazetecilere degil bu yöntemle genele yönelik bir mesaj verilmek istendiginin altini çizen Ipekçi, amacin gazete ve gazeteciler üzerinden toplumu tepkisizlestirmeye çalismak oldugunu vurguladi. Basin üzerinde baski kuran bütün yasalarin acilen degistirilmesi gerektiginin altini çizen Ipekçi, `Aksi takdirde Türkiye`de düsüncelerini ifade ettigi için ceza alanlari koyacak yer bulamayacaklar` dedi.||MEDYA DA MAHKEMELER KADAR SORUMLU||Türkiye Yayincilar Birligi Basin Özgürlügü Sözcüsü Ragip Zarakolu ise kapatma kararinin Terörle Mücadele Yasasi`nin ne kadar kötü bir yasa oldugunun kaniti oldugunu kaydederek, yasanin basin özgürlügü açisindan son derece antidemokratik düzenlemelerle dolu oldugunu belirtti. 2003-2004 yilinda degistirilen TMK`nin ordunun istemiyle 2006 yilinda yeniden degistigini ve eskisinden daha kati bir hal aldigini dile getiren Zarakolu, söyle konustu: `Terörle mücadele yasasi`nin basin özgürlügünü kisitlayan hükümleri, bugün belki muhalif, sol ve Kürt basinini tehdit ediyor ama bu ayni zamanda, var olan medyayi da tehdit eden basin özgürlügü açisindan bir hükümdür.` (MEDYA SERVISI)

Günlük Ürünler